ANKARA-BHA

2024’te küresel elektrik üretiminin yüzde 41’i yenilenebilir kaynaklar ve nükleer enerjiden elde edildi. Elektrik üretiminde bu artış, dünya çapında enerji talebinin hızla arttığı bir dönemde kaydedildi.

Uluslararası Enerji Ajansı (IEA), "Küresel Enerji Değerlendirmesi 2025" raporunu açıkladı. Rapora göre, 2024’te dünya genelinde toplam elektrik üretimi, önceki yıla kıyasla yaklaşık 1200 teravatsaat artış gösterdi. Bu artışın büyük kısmı yenilenebilir enerji kaynakları ve nükleer santrallerden sağlandı. Elektrik üretiminin yüzde 32’si yenilenebilir enerji kaynaklarından, yüzde 9’u ise nükleer enerjiden elde edildi.

Yenilenebilir enerji ve nükleer enerji üretimi artışta

2024, güneş ve rüzgar enerjisinden elde edilen elektrik üretiminde rekor bir yıl oldu. Bu iki kaynaktan yapılan üretim, 670 teravatsaatlik bir artışla zirveye ulaştı. Öte yandan, nükleer santrallerin elektrik üretimindeki katkısı da 100 teravatsaat arttı.

Yenilenebilir enerji kapasitesinde de büyük bir artış yaşandı. 2024 yılında dünya çapında yaklaşık 700 gigavatlık yeni yenilenebilir enerji kapasitesi devreye alındı. Bu kapasitenin büyük çoğunluğunu, yaklaşık yüzde 80’lik bir payla, güneş enerjisi santralleri oluşturdu.

Altın fiyatlarında düşüş! Gram altın 4 bin 213 TL’yi gördü Altın fiyatlarında düşüş! Gram altın 4 bin 213 TL’yi gördü

Nükleer enerji sektöründe ise 7 gigavatlık yeni kapasite sisteme dahil edildi. Ayrıca, 2024 yılı itibarıyla dokuz yeni nükleer reaktörün inşasına başlandı. Bu reaktörlerin tamamlanmasıyla, toplamda 11 gigavatlık ek kapasitenin sisteme katılması bekleniyor. Yeni reaktör projeleri, büyük ölçüde Çin ve Rusya tasarımlarına dayanarak ilerliyor.

Çin ve ABD’de yenilenebilir enerji yükselişi

Avrupa Birliği (AB) ve ABD'de güneş ve rüzgar enerjisinden elde edilen elektrik, ilk kez kömür ve doğal gazdan elde edilen elektrik üretimini geride bıraktı. Çin’de ise güneş ve rüzgar enerjisinin toplam elektrik üretimindeki payı yaklaşık yüzde 20 seviyelerine ulaştı.

Elektrik sistemlerinde dönüşüm ve dijitalleşme

Oxford Enerji Çalışmaları Enstitüsü’nden Araştırma Görevlisi Aliaksei Patonia, düşük karbon salımı yapan enerji kaynaklarının küresel elektrik sistemlerinde köklü bir dönüşüm yarattığını belirtti. Patonia, "2024’te dünyada temiz enerjiye yapılan yatırım 2,1 trilyon dolara çıkarak rekor kırdı. Bu yatırım, değişken yenilenebilir enerji kaynaklarının yaygın kullanımını, şebeke esnekliği yatırımlarını ve elektrik sistemlerinin dijitalleşmesini teşvik etti," dedi.

Patonia, nükleer enerjinin önemli bir katkı sağladığını vurgulayarak, "Nükleer enerji, güneş ve rüzgar gibi değişken yenilenebilir enerji kaynaklarından farklı olarak sabit yük üretebilme özelliği taşıyor. Bu nedenle nükleer enerjinin gelecekteki rolü daha da artabilir," ifadelerini kullandı.

Kömürden elektrik üretimi düşüştü

Patonia, küresel enerji geçişinin en önemli dönüm noktalarından birinin kömürle elektrik üretiminin azalması olduğunu belirtti. "Kömürden enerji üretimi, özellikle gelişmiş ekonomilerde düşüşe geçiyor. Ancak, Çin ve Hindistan gibi ülkelerde kömür hala önemli bir kaynak olmaya devam ediyor. Yine de uzun vadede temiz enerji ve iklim politikaları kömür kullanımını daha da kısıtlayacak," dedi.

Jeopolitik rekabet ve temiz enerji tedarik zincirleri

Temiz enerji tedarik zincirleri, şebeke altyapısı ve kritik madenler konusunda küresel rekabetin arttığını belirten Patonia, "Bu rekabet, ülkelerin enerji geçişini daha güvence altına alabilmek ve bağımlılıklarını azaltabilmek için girişimlerde bulunmasına neden oluyor. Temiz enerji teknolojilerine olan ilgi, enerji geçişine jeopolitik bir boyut katıyor," şeklinde konuştu.